Yönetsel İşin Doğası

Kütüphanemden Seçmeler 3

Altı yaşında bir çocukken küçük bir fabrikada müdür olan babasının gerçekte ne iş yaptığını merak eden Henry Mintzberg, 21 yıl sonra bu konuyu doktora çalışmasında bilimsel olarak araştırmaya karar veriyor ve 1968 yılında MIT’de tamamladığı doktora tezinde yöneticilerin gerçekte ne yaptığını anlamaya ve anlatmaya çalışıyor. Tezinde, etkili yöneticilerin neler yapması gerektiğini söyleyen diğer yönetim araştırmacılarından ve yazarlardan farklı bir yaklaşım sergileyen Mintzberg 1973 yılında da çalışmasının bulgularını “The Nature of Managerial Work” isimli kitabında ortaya koyuyor..

Mintzberg, giriş bölümünde, kitabının baştan sona yöneticiler, yönetim öğrencileri, şirket çalışanları, yönetim üzerinde araştırma yapanlar ve eğitim verenler tarafından okunabilir olmasını amaçladığını ifade etmektedir. Bir yönetim kitabının hem sıradan insanlar için açık ve hem de akademisyenler için akılcı olmaması için bir neden göremediğini belirtmektedir.

Yazar, ikinci bölümde yöneticinin işiyle ilgili çağdaş görüşleri özetlemekte; Klasik, Büyük İnsan, Girişimcilik, Karar Teorisi, Lider Etkinliği, Lider Gücü, Lider Davranışı ve İş Aktivitesi olarak sekiz başlık altında topladığı yöneticinin işiyle ilgili düşünce ekollerini açıklamaktadır. Farklı yaklaşımlar ve araştırma yöntemleri içeren ve çeşitlilik gösteren bu ekoller, Mintzberg’e göre yönetim işi hakkında fazla bir şey söylememekte, ancak birlikte ele alındığında bazı anlamlı tanımlara ulaşılmasını sağlamaktadır.

Üçüncü bölüm yönetsel işin belirleyici karakteristiklerini açıklamaktadır. Üst düzey yöneticilerin işlerini doğrudan gözlemleyen, kaydeden, günlükleri analiz eden Mintzberg, tüm bu ampirik çalışmaların sonucu olarak ilginç bulgular ortaya koymuş ve yönetsel işin üç belirleyici özelliğini; 1) aman vermeyen bir çalışma temposu, 2) kısalık, çeşitlilik ve parçalanmışlık ve 3) sözel temaslar ve ilişkiler ağı şeklinde tanımlamıştır.

Mintzberg, dördüncü bölümde yöneticinin çalışma rollerini; 1) Kişiler arası roller: temsil etme, liderlik ve bağlantı rolleri, 2) Bilgiye ilişkin roller: bilgiyi izleme ve derleme, bilgiyi dağıtma ve sözcülük yapma rolleri, 3) Karar almaya ilişkin roller: girişimci, çatışma çözücü, kaynak dağıtıcı ve müzakereci rolleri şeklinde üç ana grupta ve on başlık altında toplamıştır. Bu roller, ilk bakışta, Fayol’dan bu yana temel yönetim fonksiyonları olarak kabul edilen planlama, organize etme, yürütme ve kontrol etme ile çelişkili görünse de Mintzberg, yöneticilerin işlerinin amacını değil, gerçekte ne yaptıklarını anlattığını ve bu rollerin bir amaca bağlandığında anlam kazandığını ifade etmektedir.

Beşinci bölüm yöneticinin işindeki çeşitlemeler başlığını taşımakta; durumsal yaklaşımı, çevresel faktörleri, düzeye ve fonksiyona bağlı olarak iş çeşitlemelerini ve yönetsel iş tiplemelerini ele almaktadır. Mintzberg, yöneticilerin oynadıkları anahtar roller bağlamında yönetsel işin tiplerini; temaslar kuran insan, politik yönetici, girişimci, iç işlere dönük yönetici, gerçek zaman yöneticisi, takım yöneticisi, uzman yönetici ve yeni yönetici şeklinde sekiz başlıkta açıklamaktadır.

Bu kitabı ilginç kılan bir özellik, her bölüm sonunda konuyla ilgili önermelerin maddeler halinde sıralanarak okuyucuya yararlı kılavuzlar şeklinde sunulmasıdır. Bölüm içindeki ayrıntılarda kaybolmadan alınması gereken derslerin açık ve anlaşılır bir şekilde verilmesi okumayı ve anlamayı önemli ölçüde kolaylaştırmaktadır.

Bilim ve Yöneticinin İşi başlığını taşıyan altıncı bölüm, gerçekte yönetsel işin bir biliminin olmadığı ve yöneticilerin bilimsel analizlerle belirlenen prosedürlerle çalışmadığı ifadeleriyle başlamaktadır. Bununla beraber, yöneticinin zamanını, programlarını, bilgi sistemlerini ve strateji belirleme sürecini yönetmede analizlerden yararlanmasının yolları gösterilmekte, bir yönetme bilimi hakkında önermeler getirilmektedir.

Yedinci ve son bölüm Yönetsel İşin Geleceği başlığını taşımaktadır. Mintzberg, burada, önceki bölümlerdeki temel bulguları özetleyerek ve bütünleştirerek yönetsel işin kapsamlı bir tanımını yapmaktadır. Buradan hareketle, yöneticilerin, yönetim eğitmenlerinin, yönetim bilimcilerinin ve araştırmacıların çıkarmaları gereken dersleri çok anlaşılır bir dille açıklayan yazar, bunların her birine önermelerini de sıralamaktadır.

Kitap sonunda yer alan üç ek bölümden ilki yöneticinin işiyle ilgili olarak yapılmış önemli çalışmaları özetlemekte, diğer ikisi ise Mintzberg’in çalışmasında kullandığı araştırma ve gözlem yöntemlerini açıklamaktadır.

Kütüphanemdeki kitaplar arasında oldukça yararlandığım, ilginç ve değerli bulduğum bu kitabın Türkçeye de çevrilmiş ve yayınlanmış olmasını çok arzu ederdim. Birçok yönetim kitabının referans verdiği, sınıflamalarını temel aldığı ve açıklamalarından yararlandığı Yönetsel İşin Doğası kitabının gerek iş dünyasındaki yöneticiler gerek akademi dünyasındaki öğretim üyeleri ve araştırmacılar tarafından daha çok okunması ve anlaşılması gerektiğine inanıyorum.  

Bu yazı Yönetim içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.