Başlamaları ve duraklamaları, başarıları ve başarısızlıkları incelendiğinde, yerler, zamanlar ve şirketler farklı olsa da, inovatif ürün ve hizmetlerin geliştirilme süreçlerinin önemli benzerlikler gösteren yolculuklar olduğu gözlenmektedir. İnovasyon, gerçekte, fikir aşamasından uygulamaya ve başarıya giden süreçte zorluklar, endişeler ve korkularla dolu bir yolculuktan başka bir şey değildir.
İnovasyon yolculuğu boyunca yönetimin rolü ve önemi çok büyüktür. Başarı için kesin bir güvence sağlamasa da esnek, duyarlı ve deneyimli bir yönetim inovasyonun başarı olasılığını önemli ölçüde artırabilir. Çoklu, karmaşık inovasyonlar üzerinde kazanılmış deneyimler de özellikle şirketin birbiri ardına yapacağı inovasyonlarda başarı olasılığını artıracaktır. Uzun soluklu bir öğrenme oyunu olan inovasyon yolculuğunda oyunun kurallarını bilmek ve deneyim kazanmak ilerleme ve başarma şansını artıracaktır.
Yöneticiler, bir inovasyonun aşamalarını tüm yolculuk boyunca değerlendirmeli ve neyin işleyip neyin işe yaramadığını görmelidirler. Onlar, her eylemin göreceli olarak katkısını ve değerini ölçecek, uygunluğunu tartacak ölçütler geliştirmelidirler. Bu ölçütlerin esnek olması, değişen fikirlere, başarı ve başarısızlık durumlarına uygun olarak değişmesi gerekir. Başarı ve başarısızlığın tanımları sıklıkla değişecek, bu değişimler inovasyonun yönünü ve sonucunu etkileyecek ve her defasında daha zorlayıcı yeni öğrenme uğraşları söz konusu olacaktır.
Şirketler, inovasyon yolculuğunda her ne kadar manevra yapmayı öğrenseler de akıntıyı kontrol edemeyeceklerini bilmelidirler. Onların bir noktadan sonra, kendilerini akıntıya bırakıp gitmeyi baştan kabul etmeleri gerekir.
Her şirket, inovasyona kendine göre, kendi yol ve yöntemine uygun olarak yaklaşır. Bazı şirketler, yoğun temel araştırmalar yürütürken, bazıları kendi iş modellerini değişen pazar koşullarına uyarlamada daha becerikli davranırlar. Bazıları şirket dışındaki araştırmacılarla ve teknik uzmanlarla ekipler oluşturarak inovatif ürünler yaratmaya odaklanırlar. Bazı şirketlerin inovasyonda odak noktası müşterilerine çok iddialı yeni ürünler ve hizmetler sunmaktır. Bazıları da yoğun deneylerle ve denemelerle art arda gelen inovasyonlar gerçekleştirerek sektörlerinde en önde yer almaya çalışırlar.
Bir şirketin inovasyonu nasıl ele alacağına karar vermeden önce kendi bünyesinde hangi inovasyonun ne anlama geldiğini, diğer bir ifadeyle şirketin inovasyondan ne anladığını belirlemesi gerekir. İnovasyon, ölçülebilir etkileri olan farklı bir girişim olarak görülebileceği gibi önemli bir probleme getirilen yeni bir çözüm olarak da tanımlanabilir. Şirketler, misyonlarına ve stratejilerine uygun olarak neyin önemli ve neyin önemsiz olduğunu belirlemelidirler.
Başarılı inovasyon gerçekleştirmek, çok sayıda parlak fikri ve yeni kavrayışları gerektiren zor bir iştir ve bunların kârlı ürün ya da hizmetlere dönüşmesi, her şeyin yolunda gitmesi durumunda dahi bazen onlarca yıl alabilir. Bu nedenle, inovasyon yapan her şirket, nereye yöneldiği, ileriye doğru nasıl gideceği ve sektörde gelecekteki yerinin ve rolünün ne olacağı konusunda öngörülere dayalı olarak hazırlanmış, göreceli olarak uzun dönemli, eksiksiz ve kesin bir plana ihtiyaç duyar. Şirketler kendileri için belirli bir “inovasyon yol haritası” geliştirmeli, farklı inovasyon projelerinde kimlerle çalışılacağı, çabaların nasıl koordine edileceği ve sonuçların nasıl ticari kazanca dönüştürüleceği gibi konularda bazı ilke ve esaslar önceden belirlenmelidir.
İnovasyon yolculuğu, şirketlere, fikirlere veya fikirleri ortaya çıkaran örgütsel güçlere bağlı olmaksızın büyük ölçüde benzer bir şekilde başlar. İnovasyon istek ve ihtiyacı, çoğu kez, şirkette yaşanan krizler, karışıklıklar, çalkantılar veya örgütsel şoklar tarafından tetiklenir. İhtiyaç duygusu ve bir fikir arayışı, şirketteki farklı birimler ve ekipler arasında hızla yayılır. Bazıları birbirine yakınlaşan, bazıları giderek farklılaşan yollarda arayışlara girilir. Her iki yönde gerçekleşen aktiviteler şirket çapında yaratıcılığı besleyen bir ortam oluşturur.
Bu süreçte yanlış adımlar ve hatalı yollara sapmalar sıklıkla yaşanır. Bütün bunlar, işlemeyen planlardan veya öngörülemeyen ve planlanmayan dışsal güçlerden kaynaklanabilir. Öğrenme ve uyum sağlama süreçleri, inovasyonun başarısızlıklara karşın devam edebilmesinin anahtarlarıdır. Bu tür başarısızlıklar genellikle inovasyonun farklı ve yeni yönlere çevrilmesine neden olur. Karşılaşılan başarısızlıklar ve tekrarlanan denemeler sürecinde kazanılan deneyimler ve tüm öğrenilenler, sonuçta şirketin yetkinliğini geliştirir ve giderek şirketin inovasyonda başarı olasılığını artıran bir birikim oluşturur.
İnovasyon yolculuklarının ortak yönlerinden biri geri çekilmelerin sıklıkla yaşanmasıdır. Başlangıçtaki planlar sıklıkla alt-üst olur, bir şeyler ters gider veya beklenmedik çevresel olaylar yaşanır. Bunlar, başlangıçtaki varsayımların ve inovasyonun içeriğinin önemli ölçüde değiştirilmesini ve geri çekilip sonra yeniden başlamayı gerektirebilir.
Kaynak: İsmet Barutçugil, Stratejik İnovasyon Yönetimi, Kariyer Yayınları, Ocak 2020