Gerçek lider, bulunduğu konumdan ve yaptığı işlerden gurur (kibir değil) ve coşku duyar ve bu coşkuyu, gururu, tutkuyu diğer insanlara da aktarır. Bu olumlu duygular liderin konuşma ve davranışlarında kendini açıkça gösterir. Onun tavırlarında duruşunda, yüz ifadelerinde ve ses tonunda coşku vardır. Beden diliyle sözlerden daha yüksek sesle konuşur ve ne söylediğinden çok nasıl söylediğinin daha fazla etki yarattığını bilir.
İnsanlar coşku ve enerji gibi olumlu özellikleri olan liderlerden daha fazla ilham alır ve motive olurlar. Bu liderlerin ekipleri olağan üstü sonuçlar yaratırlar. Coşkulu liderler geçmişte ne gibi hataların yapıldığını değil, gelecekte nelerin yapacaklarını, vizyonlarını, hayallerini konuşurlar. İnsanlar geçmişin başarısızlıklarına üzülmek ya da birilerini suçlamak yerine geleceğin umutlarına ve başarılarına odaklanarak heyecan duyarlar.
İnsanlar, liderlerinin gelecek hakkında coşkulu, enerjik ve olumlu olmasını beklerler. Bir lider için yalnızca büyük bir vizyona sahip olmak yeterli değildir. Bunu insanları cesaretlendirecek ve amaç konusunda heyecanlandıracak biçimde duyurabilmesi de gereklidir. Onların kalıcı olarak amaca bağlılıklarını sağlayabilmelidir. Başarılı bir liderin coşkusu, enerjisi ve olumlu tutumu, her ne kadar yapılan işin içeriğini değiştirmese de onu çok daha anlamlı kılacaktır. Koşullar ne olursa olsun, liderler insanların umutlarına ve hayallerine can verdiklerinde o insanlar, lideri izleme ve eyleme geçme konusunda çok daha istekli olacaklardır.
Lider, eğer insanların gönüllü olarak kendisini izlemelerini bekliyorsa olumlu duyguları beslemeli, umutlarını ateşleyerek onları ruhsal anlamda canlandırmalıdırlar. Burada, liderin kendi coşku ve heyecanını açıklıkla sergilemesi önemlidir. Lider, tutkusuna ve hayaline olan adanmışlığının işaretlerini çok açık olarak vermelidir. Amaçları için kendisi tutkulu bir tavır sergileyemeyen bir liderin başkalarından kendisini tutkuyla izlemesini beklemesi boşuna olacaktır.