Girişken davranış, öğrenilebilen ve geliştirilebilen bir beceridir. Saldırganlık ya da aşırı rahatlık anlamına gelmez. Girişken insanların kendilerine güvenleri tamdır ve kişisel motivasyonları yüksektir. Olumlu zihinsel tutum içindedirler. Kendilerini iyi hissederler, başaracaklarına inanırlar ve etraflarında olup bitenleri kontrol altında tutarlar.
Girişken davranış, gerek sosyal yaşamda gerek iş ilişkilerinde ne istediğini, neye ihtiyaç duyduğunu açıklıkla belirtmek ve istediğini almaktır. Bu davranışı sergileyenler isteklerini elde ederken gerçekçi, makul ve kararlı olurlar.
Gerçekçi olmak, kendisinden bir şey isteyeceğiniz insanın buna hazır olup olmadığına, bu konuda bilgisi, eğitimi ve deneyimi bulunup bulunmadığına bakmaktır. Kimseyi, gerçekten istese de yapamayacağı bir işe zorlayamazsınız.
Makul olmak, isteğinizin anlaşılabilir ve kabul edilebilir olması demektir. Karşı taraftan isteyeceğiniz çaba ve özverinin de haklı görülebilir bir sınırı vardır. Size verebileceği zaman, destek, bilgi ve benzerlerinin neler olabileceğini onunla görüşün ve birlikte kararlaştırın.
Kararlı olmak, isteklerinizde ciddi olduğunuzu göstermektir. Başkalarının görmek ve yapmak istemeyecekleri köklü değişiklikler gerektiren isteklerde veya önerilerde bulunuyor olabilirsiniz. Sıkı durun ve geri çekilmeyin. Yardım ve destek almadan işlerinizi başarmanın güçlüğünü düşünün. Başlangıçta bir direnmeyle karşılaşırsanız hemen vazgeçmeyin. Kararlılığınızı görünce sizinle uyum sağlayacaklar ve kısa sürede yeni düzen normal yaşamın bir parçası olacaktır.
İş yaşamında ve özel yaşamımızda duygularımıza hakim olamayıp “kontrolü kaybettiğimiz” yani saldırgan olduğumuz ya da duygularımızı bastırıp, yutkunup hiçbir şey söylemediğimiz yani edilgen olduğumuz durumlar sıklıkla olmaktadır. Bu durumların arkasından genellikle yaşadığımız duygular pişmanlık, bunalım, kendimize kızmak ve zayıflık duygusudur.